Vizem Çıktı! – Birleşik Krallık (İngiltere) Tier 4 Öğrenci Vizesi

Merhaba 🙂 Bugün çok mutluyum ve mutluluğumu sizinle paylaşmak ve yararlı birkaç bilgi vermek istiyorum. Birleşik Krallık vizemi bugün elime aldım. Oldukça yoğun ve bir o kadarda zorlu süreç sonrası vizem çıktı. Neden İngiltere vizesi aldım konusuna gelirsem; şuan İstanbul Ticaret Üniversitesinde okuduğum bölüm %100 Burslu Bilgisayar Teknolojileri 1+1 Çift Diploma Ön Lisans programı. Program hakkında biraz daha fazla detay “Hakkımda” sayfamda yer alıyor. Bu programda bir yıl hazırlık, bir yıl İstanbul’da ve ikinci yıl ise İngiltere’de eğitim alınacak. Ben hazırlığı ve ilk yıl İstanbul’da eğitimimi tamamladım. İkinci yıl eğitimim için İngiltere’ye gideceğim. Aslında İngiltere’ye geçtiğimiz Eylül ayında gitmem gerekiyordu fakat vize almak oldukça zor olduğundan bazı aksilikler çıktı ve bir dönem geç gitmek zorunda kaldım.

İngiltere Tier 4 Öğrenci Vizesi

Şimdi İngiltere’de eğitim için gerekli olan ve benim de şuan sahip olduğum PBS Tier 4 Student Visa yani puana dayalı öğrenci vizesi hakkında bilgi vereceğim. Bu vize 16 yaş üstü kişilerin İngiltere’de eğitim görebilmeleri için gerekli olan vize türü. Puanlama sistemi ise şöyle; vizenin alınabilmesi için 40 puan toplanması gerekiyor. Kabul Mektubu (CAS Belgesi) 30 puan ve maddi teminatın beyanı 10 puan olmak üzere toplamda 40 puan. En büyük puan oranına sahip CAS belgesi İngiltere’deki eğitim kurumu tarafından verilmektedir. Tüm gerekli evraklar eksiksiz tamamlanıp eğitim kurumuna verildiğinde aşağıdaki gibi bir belge gönderiyorlar. Bu sizin kabul mektubunuz oluyor ve 30 puanı alıyorsunuz. CAS numarasını UK Border Agency veriyor.

CAS Belgesi

Geriye kalan 10 puanı Birleşik Krallığın belirlediği ve her yıl değişebilen İngiltere’de eğitim süresince konaklama, ulaşım, yeme-içme gibi temel ihtiyaçların (maintenance requirement) karşılanabileceği miktarda paranın banka hesabınızda olması gerekiyor ve bunun başvurudan en az 28 gün önce hesabınızda olmasını istiyorlar. Bu belgeyi bankanızdan İngilizce olarak hazırlamalarını rica edebilirsiniz.

Ben aldığım vize ile yasal olarak haftalık 10 saat çalışabilirim. Bu lisans ve yüksek lisans için daha fazla bildiğim kadarıyla.

Bu vize için gerekli olarak belgeleri listelemek gerekirse;

  • Pasaport
  • Banka mektubu
  • CAS Belgesi (Kabul Mektubu)
  • IELTS (İngilizce Yeterlilik Sınavı)
  • Diploma
  • Kimlik fotokopisi
  • Transkript 

Benim vereceğim bilgiler kabaca böyle. İsterseniz bir vize danışmanlık firmasından destek alabilir ya da benim yaptığım gibi tüm işlemleri kendiniz yapabilirsiniz. (Benim okuldaki hocam çok yardımcı oldu vize belgeleri konusunda.) Şimdiden başvuru sonucu bekleyen ve yeni başvuracak arkadaşlar bol şans diliyorum. Hoşça kalın!

İngiltere’de Öğrenci Olmak: Market Alışverişi

Öğrencilik süresince en önemli şeylerden biri de market alışverişi oluyor. İngiltere market konusunda kesinlikle sorun yaşamayacağınız ülkelerin başında geliyor. Alım gücü ile kıyasladığımızda market fiyatları gerçekten çok uygun. Benim market alışverişi konusunda genel bulgum hazır gıdalar daha ucuz iken taze gıdalar daha pahalı. Bu bizim ülkemizde tam tersi durumda. Neredeyse her şehirde devasa superstoreler mevcut. Buralarda gıda harici diğer ürünler de mevcut. Örneğin giyim, elektronik eşya, kitap aklınıza gelebilecek her şey var.

Tesco market alışverişi

Şimdi genel olarak yiyecek ve içecek alışverişlerimi nereden, nasıl yaptığımdan bahsedeceğim. Birleşik Krallıkta birçok süpermarket zinciri var. Ben çoğu marketten alışveriş yapıyorum. Çünkü hepsinde sevdiğim bazı ürünler var. Sıkça alışveriş yaptığım süper marketleri saymam gerekirse; Tesco, Asda, Morrisons, Aldi, Lidl ve Sainsbury’s.

Türkiye’de Migros’un, Carrefoursa’nın nasıl kendi ürünleri varsa burada ki marketlerinde diğer ürünler dışında kendi ürünleri var. Ama buradakiler her türde ki ürünün kendi ait olanını üretmişler. Bu ürünlerin kalitesi ve fiyatı cidden çok iyi. Şimdi size özellikle hangi ürünü hangi marketten aldığımı söylemek istiyorum. Özellikle yeni gidenler için neyi-nereden, daha ucuz-kaliteli olanını bulup alması için yardımcı olacak.

Tesco;

Süper marketlerin en çok ürüne sahip olanı ve tercih edileni. Her şehirde mutlaka superstore’unu bulabilirsiniz. Ayrıca benim için en önemli özelliği Helal sertifikalı taze et satıyor olması. Şehirde başka Helal sertifikalı kasaplarda bulabilirsiniz fakat Tesco’nun kasap reyonu bana çok hijyenik ve fiyatları uygun geliyor.  Artı olarak Tesco’nun Türk ürünlerini sattığı bir reyonu da bulunuyor. Burada çay, bakliyat, atıştırmalık, turşu, zeytin, lokum olmak üzere birçok ürünü bulabilirsiniz. Tesco’nun kendi ait gıda markası Everyday Value. Her türlü ürünün everyday value olanını bulabilirsiniz. Gıdaların ve ürünlerin kalitesi de gerçekten iyi.  Özellikle et ve dondurulmuş tavuğu Tesco’dan almayı tercih ediyorum.

Tesco Türk markalarının satıldığı reyon

Asda;

Tesco’dan sonra en çok tercih edilen market Asda.  Özellikle konserve yiyecek, cips, çekirdek, meyve suyu, bazı sebzeleri buradan almayı tercih ediyorum.

Asda’da bir alışveriş günü

Morrisons;

Çoklu ürün paketleri özellikle gazlı içecekler, profiterol ve ekler (sırf bunlar için Morrisons’a gittiğim oluyor), yoğurt (bizim yoğurdumuza en yakın olanını burada buluyorum(markası: Pakeeza)).

Aldi;

Sebze-meyve için en iyi yer diyorum buraya ben. Haftada en az bir iki kez gidiyorum. Sebze-meyveler çok taze ve fiyatları cidden diğer marketlere göre çok uygun. Benim gibi meyveyi çok seviyorsanız özellikle muzun ve ananası fiyatı Türkiye’ye göre şaşırtacak derece ucuz. Mesela; ananasın tanesinin 49 pence, muzun kilosunun 69 pence olduğunu insan görmeden inanamıyor.

Lidl;

Bu markete her hafta mutlaka geliyorum. Bunun tek sebebi ”PİZZA”. Gerçekten alıp pişirerek lezzetli bir pizza yemek istiyorsanız Lidl’ın Mcennedy marka dört peynirli pizzasını denemelisiniz. Ayrıcı krem peyniri de buradan alıyorum.

İngiltere marketler hakkında kısaca bilgi vermeye çalıştım umarım faydalı olmuştur.

İngiltere’de Öğrenci Olmak: Yemek Hazırlamak

Benim gibi dışarıda yemeği çok sevmiyorsanız gelin size burada ki yemek hazırlama sürecimden biraz bahsedeyim. Tabi ki gezdiğim sürece dışarıda yemek yiyorum. Sadece çok fazla tercih etmiyorum. Pizza gibi genelde hazır olarak satılan çoğumuz sevdiği gıdaları da marketten hazır dondurulmuş alıp ısıtarak yemeği tercih ediyorum.

Şimdi yurtların mutfak kısmı hakkında genel bilgiler vermek istiyorum. Benim kaldığım yurtta ve diğer çoğu yurtta mutfakta olan araç-gereçleri sayayım öncelikle; Buzdolabı, ocak, fırın, mikrodalga fırın, elektrikli su ısıtıcı, ekmek kızartma makinesi gibi gerekli olan elektrikli cihazlar mutfakta mevcut oluyor. Ben sadece yemek pişirme ve yeme için gerekli araç gereçleri aldım. Bunlar da kabaca tencere, tava, bıçak, tabak, kaşık vs.

Gerekli olan araç-gereçleri çok ucuza temin edebileceğiniz bir yer söyleyeceğim. İçerisindeki çoğu ürünün fiyatı £1 olan yerler mevcut. İngiltere’de ki her şehirde bu dükkanlardan var. Ayrıca İnternet üzerinden de alışveriş yapabilirsiniz. Tüm ihtiyaçlarınızı buralardan karşılayabilirsiniz. Çok bilinen Poundland‘den bahsetmek istiyorum. İçerisinde mutfak araç gereçlerinden kırtasiye malzemelerine yiyecekten giyime her şeyi bulabiliyorsunuz. Temel ihtiyaçların çoğu buralardan karşılanabiliyor.

İngiltere’de öğrenci olarak yemek hazırlamak gerçekten çok kolay. Ülkede bizim ülkemizin aksine hazır ve konserve gıdalar çok çok daha uygun. Bundan dolayı yemek hazırlama süreci ortalama 15 – 20 dakikayı geçmiyor. Yapılması gereken konserveyi açmak ve ısıtmak. Daha lezzetleri olması istiyorsanız ya da seviyorsanız; soğan, baharat vs ekleyerek yemeği damak zevkinize uygun hale getirebilirsiniz. Örneğin az miktarda kuru soğanı sıvı yağ ile pişirdikten sonra üzerine hazır konserve fasulyeyi açıp dökerek harika bir kuru fasulye yapabilirsiniz. Aynı şekilde konserve taze fasulye, patates, barbunya, nohut, yeşil mercimek gibi yemekler de yapılabilir. Kahvaltı konusunda çok problem yaşanmıyor. Aşağıda örnek bir kahvaltımı paylaşmak istiyorum. Tabi bu kahvaltıyı bayrama özel hazırladım her zaman bu kadar uğraşmıyorum 🙂

Sıradan bir güne ait kahvaltım da aşağıdaki gibi oluyor 🙂

Sizde kendi yemeğinizi rahatça hazırlayabilir ve gönül rahatlığı ile yiyebilirsiniz.

Şimdi hazırladığım yemeklerden birkaç görsel paylaşmak istiyorum. Daha önce yemek yapma tecrübesi olmayan biri olarak değerlendirmenizi rica ediyorum. Kırmızı tepsim kesinlikle vazgeçilmezim baştan belirteyim 🙂

İngiltere’de Öğrenci Olmak: Okulum

Okulun ana kampüsü şehrin merkezinde yer alıyor. Kuruluşu 182 yıl öncesine dayanıyor. İlk olarak Bradford Mechanics Institute adı altında 1832 yılında kurulmuş. Sonralarda birçok farklı isim almış ve son olarak 1999 yılında Bradford College adını almış. 2002 yılında hemen yanında bulunan Universty of Bradford ile birleşme sürecine girmiş fakat anlaşmaya varılamadığı için süreç sonlanmış. Okuldaki öğrenci sayısı 20.000’den fazla. Kolejin birden fazla kampüsü var. Benim bölümüm merkez kampüste. İlk dönem yeni bina tamamlanmadığı için tarihi bina Old Building’te idi dersler.

Bu dönem bina tamamlandı ve sınıflar oraya taşındı. Yeni bina yeni teknolojik alt yapı demek. Tarihi binanın atmosferi güzel olsa da derslerin gerekliliği bilgisayarlar ve diğer teknolojiler yeni binada mevcut. Bu yüzden buranın yapılması çok iyi oldu. Tüm sınıflar son teknoloji ile donatılı durumda. Eski ve yeni bina yan yana istediğimiz zaman oraya gidebiliyoruz.

Bu iki binan karşısında yine tarihi binada kütüphane mevcut. Oldukça fazla sayıda kaynak var. Burayı sık sık kullanıyoruz. Hem ders çalışmak hem de projeleri yapmak için çok güzel bir ortam.

Okulun yaklaşık 230 tane full ve part time kursu mevcut. Birçok alanda bölümler mevcut. Bilgisayardan tasarıma hukuktan güzel sanatlara. Okulun ayrıca erasmus anlaşması olduğu birçok üniversite mevcut. Türkiye’den de anlaşmalı üniversiteler var. Hatta şuan burada tanıştığım birkaç arkadaşım var. Hacettepe ve Fırat Üniversitelerinden erasmus programı kapsamında buraya gelmişler.

Okul özellikle uluslararası öğrencilere çok önem veriyor. Programa kayıt ve okulda olduğum sürece tüm konularda çok yardımda bulundular. Buradan teşekkür etmek istiyorum kendilerine. Thank you so much to all Bradford College staff for everything.

İngiltere’de Öğrenci Olmak: Konaklama

İngiltere’de öğrenciyken konaklama için birçok seçenek mevcut. En çok tercih edilen üç seçenek var. Bunlar; ev kiralama, aile yanında konaklama ve yurtta kalma.

Aile yanında konaklama (Homestay,  daha çok dil okula gidildiğinde ya da kısa süreli eğitimlerde tercih ediliyor. Bu konaklama türünün en büyük artısı konuşma yeteneğinizi geliştirme konusunda daha fazla vakit bulabiliyor olmanız. Genellikle evde çocuğu olmayan aileler ve yaşlı çiftler evlerini öğrencilere açıyorlar. Evde bir oda size ait oluyor diğer her şey genellikle ortaktır. Öğrenci kabul eden aileler sürekli olarak denetlenmekte ve belirlenen standartlara uyup uymadığı kontrol edilmektedir. Size uygun bir aile bulmak en önemli noktadır. Bunun için çok kullanışlı bir web sitesi tavsiyesinde bulunacağım:  www.homestay.com  . Bu site aracılığıyla dünyanın her yerinde aile yanı konaklama seçeneklerini görebilir ve giriş-çıkış tarihini belirleyerek rezervasyon yapabilirsiniz

 İkinci seçenek olan ev kiralama, tek başınıza ya da birlikte gittiğiniz arkadaşlarınızla (veya İngiltere’den bulduğunuz kişilerle) tercih edebileceğiniz seçenektir. İngiltere’de ev kiraları genellikle haftalık olarak ödenir ve kesinlikle kira sözleşmesi yapmanız gerekir. Evlerin büyük çoğunluğu mobilyalıdır, bu yüzden artı bir harcamaya gerek yoktur. Ülkede öğrenci (özellikle international öğrenci) olarak ev kiralamak gerçekten zordur. İngiltere’de ev bulmak için ziyaret etmenizi tavsiye ettiğim iki tane web sitesi var. Bunlar:  www.rightmove.co.uk/student-accommodation ve www.accommodationforstudents.com. Bu siteler aracılığıyla istediğin şehirde, büyüklükte ve fiyatta ev bulabilirsiniz.

Üçüncü seçenekte yurtta konaklama. Genellikle öğrenciler bu seçeneği tercih ediyor. Ben de öğrenciliğim süresince yurtta kalmayı tercih ettim. Bana en uygun seçenek bu geldi. Çünkü bu zamana kadar Türkiye’de de arkadaşlarımla ayrı bir evde yaşamadım. Bu yüzden burada da sadece mutfağı ortak kullanacağım yurtta kaldım. Diğer yandan yurtların en büyük artısı faturalarla uğraşmak zorunda kalmıyorsunuz. Yurtların çoğu all-inclusive kiralamalar sağlıyor; yani tüm faturalar kiraya dâhil (elektrik, su, internet, vs).  Birleşik Krallık’ta yurtların geneli stüdyo ya da en-suite şeklinde. Stüdyoların tek artısı mutfağında oda içerisinde bulunmasıdır. Tabi banyo ve tuvaletin de ortak olduğu yurtlar var. Bunların kiraları diğer iki seçeneği göre oldukça uygun. Benim tercihim en-suite odadan yana oldu. Banyo ve tuvalet odamdaydı, mutfağı ortak kullanıyorduk. İki dönemin arasına yaz tatili girdiği için yurt sözleşmelerini beş aylık olarak iki dönem başında yaptım. Böylelikle hem yaz tatilinde Türkiye’deyken kira vermemiş oldum hem de ikinci dönemde farklı bir yurtta kalma imkanım oldu. İlk dönem tecrübesizliğimden dolayı ilk bulduğum yurda yerleşmiştim. Diğer çoğu yurtla aynı imkanlara sahip olmasına rağmen kampüs içerisinde olduğu için daha pahalıydı. İkinci dönem için standartları ilk dönem ki yurtla aynı, fakat Üniversite kampüsüne 10 dakika mesafe bulunan yurtta kalmayı tercih ettim. Bu yurdun fiyatı diğerine göre çok daha uygundu ve 10 dakika mesafe benim için önemli değildi. Sabah kampüse temiz hava eşliğinde spor yaparak gitmiş oldum. Sonuç olarak yurdun avantajları ve benim tecrübelerim ışığında paylaşacağım bilgiler bunlar. Birleşik Krallık’ta çoğu üniversite kendi yurtlarına sahip, değilse de üniversite bünyesinde bulunan International Office  Accommodation servislerinden yardım alabilirsiniz. Eğer yurt bulma işini kendiniz halletmek istiyorsanız en iyi seçenek :  www.rightmove.co.uk/student-accommodation. Bu site aracığıyla istediğiniz fiyat aralığında ve size uygun olanaklara sahip yurt odası bulabilirsiniz.

Yurt fiyatlarından bahsetmek gerekirse; kirayı belirleyen en büyük etken bulunduğunuz şehir. İkinci etkende kalacağınız yurdun üniversite kampüsüne uzaklığı. Üçüncü etken ise yurdun sahip olduğu olanaklar. Spor salonu, yüzme havuzu vs. olan yurtların fiyatları biraz daha yüksek. Her yurdunda kendi içinde farklı standartta odaları mevcut. Şimdi size fiyatlar hakkında genel fikir vermesi için birkaç örnek vereceğim. Kalacağınız hafta sayısı ne kadar fazla ise kira da ona göre daha az oluyor. Kısa süreli kiralamalarda fiyatlar artıyor.

Londra, İngiltere’de yurt fiyatlarının en pahalı olduğu şehirlerin başında geliyor.

Örnek 1: Holloway Road metro istasyonuna 8 dakika yürüme mesafesinde bulunan standart odanın (banyo ve tuvalet ortak) fiyatı 40 hafta için haftalık £187.

Örnek 2: Londra’nın zone 1 bölgesinde bulunan stüdyo odalar 43 hafta için haftalık £280 pound iken 51 hafta için ise haftalık £265.

Manchester, öğrenci sayısı en çok olan şehirlerden biri olduğu için yurt seçenekleri de oldukça fazla.

Örnek: Manchester Üniversitesine yürüme mesafesinde bulunan örnek bir yurdun en-suite oda fiyatı  50 hafta için haftalık £130.

Brighton, en-suite odaların fiyatı ortalama £170 civarında, stüdyolar ise £200.

Son olarak benimde öğrenci olduğum Bradford şehrinden örnek vereceğim. İngiltere’de yurt fiyatlarının en uygun şehirlerden biri.

Birinci dönem kaldığım yurda 21 hafta için haftalık £80 civarında vermiştim. Üniversite kampüsü içerisinde yer alıyordu.

İkinci dönem ise 21 hafta için haftalık £65 pound kira vermiştim. Okula yürüme mesafesi yaklaşık 10 dakika idi.

İngiltere’de Öğrenci Olmak: Ulaşım

Bu yazımda şehirler arası ulaşım seçenekleri hakkında bilgi vereceğim. Not olarak; öğrenci olduğunuz şehrin yerel toplu taşıma sistemi hakkında ki bilgiyi arama motoruna; şehir adı + public transport yazarak rahatlıkla bulabilirsiniz. Türkiye de olduğu gibi her şehrin kendine ait bir toplu taşıma sistemi mevcut.

Birleşik Krallık’ta öğrenci için en uygun şehirler arası ulaşım sırasıyla otobüs, tren ve uçak. Genel olarak böyle olsa da gideceğiniz her bir şehir için bu sıralama değişebiliyor. Şimdi bu üç seçenekten bahsetmek istiyorum.

Otobüs ile seyahat;

Bulunduğunuz şehirden diğer şehirlere en ucuz şekilde otobüsle gidebilirsiniz. Ben de en çok otobüsle seyahat ettiğimi söyleyebilirim. Birleşik Krallık’ta şehirler arası ulaşımda Türkiye’de olduğu gibi onlarca şirket yok. İki büyük şirket bu işi gerçekleştiriyor. Bunlar; National Express ve Megabus.

National Express daha geniş ulaşım ağına sahipken Megabus daha sınırlı bir ağa sahip. Bilet fiyatlarından bahsetmek gerekirse Megabus‘ın daha ucuz olduğunu söyleyebilirim. Megabus bazen kampanyalar düzenliyor ve bazı rotalara £1 karşılığında yolculuk yapabiliyorsunuz.

Otobüs biletleri hem firmaların web sitelerinden (National Express, Megabus) hem de istasyonlarda ki bilet satış ofislerinden alınabiliyor. Bilet fiyatları için örnek bir planlama yapmak gerekirse;

National Express ‘in 16 – 26 yaş arası gençler için seyahatlerde 1/3 oranında indirim sağlayan genç kartı (Young Persons Coachcard) yıllık £10 alarak daha ucuza seyahat edebilirsiniz. Ayrıca National Express sık seyahat eden yolcuları için indirim sağlayan kodlar gönderiyor. Bu kod ile bir sonraki seyahatiniz için indirimli bilet alabilirsiniz.

Tren ile seyahat;

İngiltere geniş bir demir yolu ağına sahip. Bazı hatlarda hızlı tren servisleri mevcut.

Birçok operatör hizmet veriyor. Bunlardan en büyükleri; First Capital Connect, Grand Central, Northern Rail, Southern ve Virgin Trains. Bunların hangisini kullanacağım hangi operatör nereye gidiyor diye düşünmenize gerek yok. Bilet almak istediğinizde National Rail Enquiries web sitesine girmeniz yeterli. Bu planlayıcı sayesinde seçilen rotaya uygun tüm operatörler listeleniyor. Başta da söylediğim gibi otobüs her zaman en iyi seçenek olmayabilir. Örnek olarak Liverpool‘dan York‘a hem tren hem de otobüs seçeneğini değerlendirmek istiyorum. Ara çok az fiyat farkı olmasına rağmen tren ile aktarmasız ve çok daha hızlı gidilebiliyor.

Uçak ile seyahat;

İngiltere çok sayıda hava yolu şirketine sahip. Bunların çoğu düşük bilet ücretlerine sahip. Genellikle yurt dışına sefer düzenleseler de yurt içine de sık aralıklarla uçuş düzenliyorlar. Otobüs ve tren fiyatlarına göre daha pahalı olsa da Londra’dan özellikle İskoçya ve Kuzey İrlanda’ya ucuz uçak bileti bulabilirsiniz. En uygun uçak bileti bulabilmek şirketlerin web sitelerine bakabilir ya da en bilinen Skyscanner web adresini ziyaret edebilirsiniz. Örnek bir planlama;

İngiltere’de Bisiklet Sürücüsü Olmak

En sevdiğim şeylerden biridir bisiklet sürmek. Gerçekten özgürlük hissini alabildiğim, mutluluğun zirvelerine ulaştığım anları bisikletle yaşayabiliyorum. Çocukluğumda okul sonrası ve hafta sonları fırsat buldukça bisiklet sürerdim. Sonraları zaman kısıtlaması ve büyük şehir’in etkisi ile çok fazla zaman bulamamaya başladım ama içimdeki bisiklet sevgisi hiç azalmadı.

İngiltere bisikletliler için en iyi ülkelerden biri. Gerek bisiklet yolları gerek bisiklet kiralama sistemleri gerekse halkın bisikletliye duyduğu saygı ülkenin bisikletlilere verdiği değeri gösteriyor. Çoğu büyük şehirde bisiklet kiralama sistemi mevcut. Bulunduğum şehir Bradford’ta yaygın bir kiralama sistemi mevcut değil fakat üniversitenin bisiklet kulübü güzel bir kiralama sistemi yürütüyor. Günlük olarak olarak kiralanabiliyor. Bisikletler çok iyi. Şehirin güzel parklarına gidip günün tadını doyasıya çıkarıyorum. Bunun için favori yerim Lister Park. Gidişte yokuş çıkılıyor ama sonunda bu güzelliğe değiyor.

En büyük sistem ve alt yapı Londra’da mevcut. Sistemin adı Barclays Cycle Hire, bilinen diğer adı ise Boris Bikes. Bunun nedeni belediye başkanı olan Boris Johnson’ın bu sistemi hayata geçirmesi. Güzel bisikletlere sahip ve oldukça güvenilir bir sistem. İster abonelik ister kredi kartı ile kiralama yapılabiliyor. İstediğiniz istasyondan alıp istediğiniz istasyona bırakabiliyorsunuz. Londra’yı keşfetmek için mükemmel bir alternatif. İster sokaklarda ister Hyde Park gibi doğal güzellikler içerisinde rahat rahat dolaşabilirsiniz.

error: İçerik korunmaktadır.